31 Aralık 2010

OFTALMİK SORU-TRAVMA



Soru 939
Göz kapağı travması ile ilgili olarak yanlış olan hangisidir?
A- Künt göz kapağı yaralanmasının en sık sonucu hematomdur.
B- Subkonjonktival hemorajinin posterior sınırı izlenemiyorsa orbita tavan kırığı akla gelmelidir.
C- Kapak kenarına paralel laserasyon direkt sütüre edilebilir.
D- %45 doku kaybı olan kapak travmasında lateral kantotomi yapılarak primer sütüre edilebilir.
E- Kanalikül laserasyonlarında takılan silikon tüp en az 3 ay süreyle kalmalıdır.

Doğru cevap D seçeneğidir. %30’un altında doku kaybı olan kapak travmasında lateral kantotomi yapılarak primer sütüre edilebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 646-7

Soru 940
Kapak kenarı laserasyonu tamiri yapılırken hangisi uygulanmamlıdır?
A- Kapak kenarı diğer kısımlar sütüre edildikten sonra sütüre edilir.
B- Tarsal plak özellikle katgütle kapatılmalıdır.
C- Sütürlerl tarsal plağın anterior sathı üzerinde düğümlenir.
D- Kapak kenarındaki sütürler 1 hafta sonra alınabilir.
E- Meibomius bezi orifislerinden sütür geçirilir.

Doğru cevap A seçeneğidir. Kapak kenarı ilk olarak sütüre edilir ve ilk olarak kapak kenarı oluşturulur.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 646-7

Soru 941
Blow-out fraktürü ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Saf Blow-out fraktürü orbita kenarını mutlaka tutar.
B- Çapı 5 cm’den küçük nesnenin önden çarpmasıyla meydana gelir.
C- İnfraorbital sinir anestezisi oldukça sık görülür.
D- Enoftalmus fibrozise bağlı olarak ilk 6 ay sürekli artar.
E- Diplopi duble diplopi tarzındadır. Yani alt ve üste bakışta mevcuttur.

Doğru cevap A seçeneğidir. Orbitanın saf Blow-out fraktürü orbita kenarını tutmaz. Saf olmayan fraktür tutabilir. Blow-out fraktürü tipik olarak yumruk veya tenis topu gibi çapı 5 cm’den küçük nesnenin önden çarpmasıyla meydana gelir. Bu sırada artan intraorbital basınç olayın sebebidir. Diğer kenarlar bu basınç artışına daha dayanıklı olduğundan ilk etkilenen alt duvardır. Periokuler bölgede ödem ve ekimoz görülebilir. Alt kapak, burun kenarı, üst dudak ve üst dişler ile diş etlerini tutan infraorbital sinir anestezisi oldukça sık görülür. Enoftalmus fibrozise bağlı olarak ilk 6 ay sürekli artar. Hifema, açı gerilemesi ve retina diyalizi de görülebilir. Meydana gelmesi muhtemel diğer bulgulardan diplopinin mekanizması değişik sebeplere bağlı olabilir. Orbital yağ dokudaki hemoraji ve ödem özelikle alt rektus ve alt obliği tutar, kasları orbitaya bağlayan septumları gerginleştirir ve hemoraji ve ödem çekildikçe diplopi kaybolur. Alt oblik veya alt rektusun veya komşuluklarındaki yağ ve bağ dokusunun fraktür içinde kalmasına bağlı diplopi ise duble diplopi tarzındadır. Yani alt ve üste bakışta mevcuttur. Bu vakalarda forse duksiyon ve ayırıcı intraokuler basınç testi pozitiftir. Yağ ve bağ doku kısılı kamışsa geçici olabilirken, kas sıkışması kalıcı olabilir. Ekstraokuler kasların doğrudan hasara uğraması negatif forse duksiyon testiyle beraberdir. Rejenerasyon gerçekleşirse 2-3 ay içinde fonksiyonlar normale dönebilir. Bu hastaların takibinde Hess testi faydalıdır. Tedavide eğer maksiller sinüste olaya katılmışsa antibiyotik başlanır. Tedavi vertikal diplopi ve/ya kozmetik olarak kötü görünümlü enoftalmus için yapılır. Eğer herniasyon yoksa tedavi gerekmez. Eğer diplopi yok veya düzeliyorsa ve orbita tabanının yarısından azını tutuyor ve 2 mm altında enoftalmus varsa yine tedavi gerekmez. Ama orbita muhteveası kısıtlı kalmış, primer pozisyonda diplopi düzelmiyor ve orbita tabanının yarıdan fazlası tutulmuşsa 2 hafta içinde tedavi gerekir. Geç onarımda fibrotik değişiklikler gelişir ve bu cerrahi olarak zorlanma demektir. Cerrahide orbita muhtevası çıkarıldıktan sonra fraktür supramid, teflon vs gibi maddelerle kapatılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 647-50

Soru 942
Orbita duvarlarının fraktürleri ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Medial duvar fraktürleri çoğunlukla taban fraktürleriyle baraberdir.
B- Periorbital cilt altı amfizemi tavan fraktüründe görülür.
C- Medial duvar fraktürü duane sendromu tip 3’ü andırır.
D- İzole tavan fraktürleri en sık çocuklarda görülür.
E- Lateral duvar fraktürü genellikle yaygın fasial hasara eşlik eder.

Doğru cevap B seçeneğidir. Medial duvar fraktürleri çoğunlukla taban fraktürleriyle baraberdir. İzole fraktürler daha nadirdir. Bu hastalarda periorbital cilt altı amfizemi görülür. Tipik olarak hasta sümkürünce gelişen bu durumdan korunmak için hastaya bu eylemden vazgeçmesi tembilenir. Hem adduksiyon hem de abduksiyon kusurludur. Bazı vakalarda eşlik eden glob retraksiyonu ve palpebral aralıların daralması ile Duane sendromu tip 3’ü andırır. İzole tavan fraktürleri en sık çocuklarda görülür. Komplike tavan fraktürleri daha çok erişkinlede görülür. Tipik olarak üst kapakta hematom ve ekimozla karakterizedir. Büyük fraktürler pulsasyonla beraber bulunabilir. Lateral duvar fraktürü genellikle yaygın fasial hasara eşlik eder.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 650-2

Soru 943
Glob travmasıyla ilgili tanımlamalardan hangisi yanlıştır?
A- Kapalı yaralanma; kornea ve sklera sağlam olup intraokuler hasar vardır.
B- Açık yaralanma; kornea ve/ya sklerada tam kat defekt vardır.
C- Ruptür; sivri cisimle oluşan travmaya bağlı tam kat defekttir.
D- Penetrasyon; sivri bir cismin yol açtığı tek bir laerasyondur.
E- Perforasyon; bir giriş, bir de çıkış noktası bulunan sivri cisimle meydana gelmiş defektlerdir.

Doğru cevap C seçeneğidir. Ruptür künt travma ile laserasyon ise sivri bir cisim ile maydana gelmiş tam kat defekttir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 652

Soru 944
Künt göz travması için hangisi yanlıştır?
A- Glob ruptürü sıklıkla limbusa yakın bölgededir.
B- Posterior yırtıklarda ön kamara derinliği asimetrik olabilir.
C- Commotio retinada en sık temporal retina etkilenir.
D- Travmatik diyalizler en sık üst nazalde görülür.
E- Koroid ruptürleri nadiren foveayı tutar.

Doğru cevap E seçeneğidir. Gözün maruz kaldığı künt travma globun anteroposterior çapında azalma ve aynı zamanda kısa süreli göz içi basıncı artacak şekilde ekvatoryal düzlemde genişleme ile sonuçlanır. Ön segmentte; hifema ve glob ruptürü bulunabilir. Hifema yaygın bir komplikasyonu olup, kanamanın menşei iris ya da silier cisimdir. Yine hifemalı gözlerde pupilla sfinkter yırtıkları, iridodiyaliz, Vossius halkası (lens ön kapsülünde yuvarlak pigment), katarakt, lens subluksasyonu ve açı gerilemesi bulunabilir. Glob ruptürü ise sıklıkla limbusa yakın olup uvea dokusu prolapsusu eşliğindedir. Ama bazen posterior yırtıklarda gelişebilir. Bu durumda göz içi basıncı düşük ve ön kamara derinliği asimetriktir. Arka segment komplikasyonları; commotio retinae, retinal yırtık, optik sinir hasarı ve koroid ruptürünü içerir. Commotio retinae bulanık ödemle sonuçlanacak şekilde nöroretina sarsıntısı (conclusion) yüzünden meydana gelir. En sık temporal fundus etkilenir. Koroid ruptürü çok sayıda olabilir. Tipik olarak optik disk etrafında konsantrik bir hal alır. Sıklıkla foveayı tutar. Küçüklerine subretinal hemoraji eşlik etmeyebilir. Eski ruptürler altındaki skleranın açığa çıkmasına bağlı olarak hilal şeklinde bir beyaz bir çizgiyle karakterizedir. Geç dönemde koroidal neovaskülarizasyon gelişebilir. Travmatik retina yırtıklarından diyalizler en sık üst nazalde görülür. Optik sinir hasarı kontüzyon veya avulsiyon tarzındadır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 653-7

Soru 945
Penetran travmalarda cerrahi prensipler için hangis yanlıştır?
A- Küçük kesiler kontakt lens yardımıyla kapanabilir.
B- Ön kamara derinliği azalmışsa sütür konulmalıdır.
C- İnkarsere iris eğer hayatiyetini kaybetmişse eksize edilebilir.
D- İnkarsere iris miochol ile ön kamaraya geri çekilebilir.
E- Sekonder onarım ilk cerrahiden 2 aysonra yapılabilir.

Doğru cevap E seçeneğidir. Penetran travmalarda primer onarım tekniği iris inkarserasyonu, ön kamara derinliği ve intraokuler muhtevanın hasarına bağlı olarak değişir. Küçük kornea laserasyonları kontakt lens yardımıyla iyileşebilir ve sütür koyulmayabilir. Orta büyüklükteki laserasyonlarda özellikle ön kamara düzleşmiş ise sütür konulmalıdır. İris inkarsere ise ve hayatiyetini kaybetmişse eksize edilir. Eğer yeni ise miochol verilerek myozis yardımıyla ön karmaya yetleştirilip kornea kapatılır. Sekonder onarım primer onarımdan 2 hafta sonra yapılır. Bu sırada hem lezyonlar iyileşir hem de arka vitre kapalı mikrocerrahiyi kolaylaştıracak şekilde dekole olmuş olur.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 657-8

Soru 946
İntraokluer yabancı cisimler ve bu durumun tedavisi için hangisi yanlıştır?
A- Ne olduğu bilinmiyorsa MR kontrendikedir.
B- Sklerotomi kullanılabilir.
C- Bazı vakalarda mıknatıslar kullanılır.
D- Retinanın üzerinde veya yanıbaşında değilse ilk olarak pars plana vitrektomi yapılablir.
E- Subretinal yabancı cisimlere sklerotomi yoluyla ulaşılabilir.

Doğru cevap D seçeneğidir. Retinanı üzerinde ya da yanıbaşındaki lezyonlarda PPV, diğerlerinde ise sklerotomi ve mıknatıslar kullanılır. Subretinal yabancı cisimlere sklerotomi yoluyla ulaşılabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 659

Soru 947
Sempatik oftalmi için hangisi yanlıştır?
A- Teorik olarak sempatik oftalmi olmasını önlemek için yaralanmadan sonra ilk 10 gün içinde enükleasyon yapılmalıdır.
B- Sempatik oftalmi özellikle uveal prolapsusla beraber bulunan penetran yaralanmalar sonrası meydana gelir.
C- Genellikle unilateraldir.
D- Çoğu vaka ilk yaralanmadan sonraki 2-12. hafta arasında meydana gelir.
E- Çoğu vakada bunlar kendini sınırlar.

Doğru cevap C seçeneğidir. Enükleasyon sklera onarımının imkansız olduğu haller dışında kullanılmamlıdır. Sekonder onarım ise primer onarımı takiben gözün kozmetik görünümü ve görmeyen gözün hastaya ızdırap vermesi durumunda düşünülebilir. Teorik olarak sempatik oftalmi olmasını önlemek için yaralanmadan sonra ilk 10 gün içinde yapılmalıdır. Sempatik oftalmi özellikle uveal prolapsusla beraber bulunan penetran yaralanmalar sonrası meydana gelir. Çok nadir görülen bilateral, granülomatöz bir panüveittir. Travmaya uğrayan göz sempatizan göz diğeri ise sempatize gözdür. %65’i ilk yaralanmadan sonraki 2-12. hafta arasında meydana gelir. Bulguları; sempatizan göz aşırı kızarık ve irritedir. Sonra diğer gözde irrite bir hal alır. Ardından her iki gözde mutton fat keratik prespitatlar ve iris nodulleri eşliğinde kronik granülomatöz üveit gelişir. Arka segmentte papillada şişme ve koroidit görülür. Çoğu vakada bunlar kendini sınırlar. Tedavide sterodielr kullanılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 659-60

Soru 948
Kimyasal yaralanmalar için hangisi yanlıştır?
A- En sık asitlerle yaralanma görülür.
B- Sodyum hidroksit en sık sebep olan alkalilerden biridir.
C- Sülfürik asit en sık sebep olan asitlerden biridir.
D- Amonyak korneada hızla penetre olur.
E- Vakaların çoğu iş yerinde gelişir.

Doğru cevap A seçeneğidir. Kimyasal yaralanmalardan alkali yanıklar asitle olanlardan 2 kat daha fazladır. En sık görülen alkaliler; amonyak, sodyum hidroksit ve kireçtir. En sık karşılaşılan asitler ise; sülfürik, hidroflorik, asetik, kromik ve hidroklorik asittir. Amonyak, sodyum hidroksit ve hidroflorik asit hızı penetrasyonları sebebiyle ağır hasar oluşturur. Akü patlamasıyla gelişen sülfürik asit yaralanmaları termal etkili ve yüksek hızlı olduğundan bunlara bağlı olarakta komplikasyon gelişebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 660

Soru 949
Kimyasal yaralanmalar sonrası hangisi gelişmez?
A- Limbal damarlar oklüzyona uğrar.
B- Skatrisyel entropium gelişebilir.
C- Askorbik asit üretimi artar.
D- Derin penetrasyon ise korneada opasiteye sebep olacaktır.
E- Fitizis ağır vakalarda mümkündür.

Doğru cevap C seçeneğidir. Bu travmalar sırasında limbus damarları oklüzyona uğrar, kornea ve konjonktival epitel nekroze olur, semblefaron ve skatrisyel entropium gelişebilir. Derin penetrasyon ise korneada opasiteye sebep olacaktır. Korneayı geçmeleri ise iris, lens hasarı ve silier epitelin hasara uğramasına sebep olur. Silier cisim hasarı, kornea onarımı ve kollajen üretimi için önemli olan askorbik asit üretimini sekteye uğratır. Son olarak hipotoni ve fitizis gelişebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 660

Soru 950
Alkali kimyasal yaralanma sonrası tedavide hangisi kulanılmaz?
A- Korneal debridman
B- Hafif asit kimyasal ile pH’yı nöralize etmek.
C- Topikal askorbik asit
D- Topikal sitrik asit
E- Topikal tetrasiklin

Doğru cevap B seçeneğidir. Bu yaralanmalar anamnez sonrası direkt tedavi gerektiren tek göz yaralanmasıdır. SF ile 15-30 dakika irrigasyon ortam pH’sını normalize etmek için şarttır. Ayrıca göz kapakları çevrilerek altlarında kalması muhtemel kireç, çimento vs temizlenir. Kornea epitelindeki nekrotik sahalar debride edilir. Hasar şiddeti 4 evrede değerlendirilir. 1. derecede berrak kornea berrak ve limbal iskemi yoktur. 2. derecede kornea bulanık olsa da iris detayları seçilebilir ve 1/3’ten az limbal iskemi vardır. 3. derecede iris detayları izlenemez. Ayrıca 1/3’ü ile 1/2’si arasında iskemi vardır. 4. derecede ise kornea opak ve limbus iskemisi en az 1/2’dir. Tedavide antibiyotikler, steroidler, sikloplejin, askorbik asit, sitrik asit ve tetrasiklin verilebilir. Antibiyotikler profaktik olarak verilir. Steroidler ilk haftadan sonraiyileşmeye olumsuz etki yapabileceğinden kesilirler. Askorbik asit silier cismin etkilenmesi sonrasında özellikle verilir. Topikal veya sistemik verilebilir. Nötrofil aktivitesine karşı güçlü bir inhibitör olan sitrik asit içeren sodyum sitrat ilk 10 gün verilebilir. Etkili kollajenaz inhibitörü olan, nötrofil aktivitesini inhibe eden ve steril ülserasyonu azaltan tetrasiklinler topikal ve sistemik olarak verilebilirler. Erken dönemde cerrahi girişim limbusu vaskülarize etmek ve forniksleri yeniden oluşturmak için gerekebilir. Bu amaçla tenon kapsülünü öne alarak limbusa sütüre etmek, limbal kök hücre transplantasyonu ve amniotik mebran grefti kullanılabilir. Geç dönem cerrahide ise konjonktival band ve semblefaronun ayrışması ve diğer deformitelerin tamirinden ibarettir. Keratoplasti en az 6 ay ertelenmelidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 660-2

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder