26 Mart 2010

ÜVEİTLER

Soru 374
Hangisi özellikle granülomatöz üveitte görülür?
A- Busacca nodulleri
B- Silier injeksiyon
C- Keratik prespitat
D- Aköz hücreler
E- Aköz flare

Doğru cevap A seçeneğidir. İris nodulleri ve mutton fat keratik prespitatlar granülomatöz üveitlerde görülür. İris nodulleri küçük ve pupilla kenarında ise Koeppe, iris sathında ise Busacca nodulleri olarak adlandırılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 252, 264-6

Soru 375
Keratik prespitatlarla ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Endotel üzerinde yer alan selüler birikintilerdir.
B- Genellikle üst korneada yer alırlar.
C- Fuchs’un üveitik sendromunda tüm korneaya yayılmıştır.
D- Büyük keratik prespitatlar granülomatöz üveitlerde görülür.
E- Eski keratik prespitatlar pigmentlidir.

Doğru cevap B seçeneğidir. Endotel üzerinde yer alan selüler birikintilerdir. Genellikle orta ve altta yer alırlar. Fuchs’un üveitik sendromunda tüm korneaya yayılmıştır. Büyük keratik prespitatlar granülomatöz üveitlerde görülür ve mutton fat keratik prespitat adını alır. Eski keratik prespitatlar pigmentli olupbüyük olduklarında hyalinize (buzlu cam) görünümünde olurlar. Taze olanları beyaz ve yuvarlaktır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 252, 264-5

Soru 376
Aköz hücre 3x1 mm’lik alanda kaç tane olursa +3 kabul edilir?
A- 5
B- 15
C- 30
D- 70
E- 10

Doğru cevap C seçeneğidir. Aköz hücreler 3x1 mm’lik bir alanda bulunan hücre sayısına göre; 5-10 hücre (+1), 11-20 hücre (+2), 21-50 hücre (+3), 50+ hücre (+4) ve hipopyon şeklinde sınıflandırılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 252, 266

Soru 377
Hangisi ön üveit bulgusu değildir?
A- Silier injeksiyon
B- Keratik prespitatlar
C- Busacca nodulleri
D- Posterior sineşiler
E- Sinek uçuşmaları

Doğru cevap E seçeneğidir. Silier injeksiyon, keratik prespitatlar, iris nodulleri (Busacca ve Koeppe), ön vitreus ve aköz hücre ve aköz flare ile posterior sineşilerdir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 252, 264-6

Soru 378
Posterior üveit bulgusu olmayan hangisidir?
A- Sinek uçuşmaları
B- Görme azalması
C- Koroidit
D- Arka vitre dekolmanı
E- Posterior sineşiler

Doğru cevap E seçeneğidir. Posterior sineşi daha çok anterior üveit bulgusudur. Lezyon periferde ise sinek uçuşması, lezyon santrale yakın ise görme semptomları ortaya çıkar. Ayrıca vitreus değişiklikleri (hücreler, flare, opasiteler ve sıklıkla arka vitre dekolmanı görülür. Arka hyaloid yüz de inflamatuar prespitatlar), koroidit, retinit, vaskülit (özellikle periflebit ve ağır periflebitlerde görülen ve granülomatöz dokunun damar etrafında birikmesiyle oluşan balmumu damlaları) görülür. Arka üveitler unifokal, multifokal ve coğrafi olarak sınıflandırılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 252, 267-8

Soru 379
Spondiloartropatili bir hastada araştırılması gereken göz dışı bulgulardan olmayan hnagisidir?
A- HLA-B27 (+)
B- Sakroileit
C- HLA-B51 (+)
D- İnflamatuar bağırsak hastalığı
E- Romatoid faktör (-)

Doğru cevap C seçeneğidir. HLA-B51 behçet hastalığında görülür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 269, 279

Soru 380
Ankilozan spondilitte göz tutulumu ile ilgili olrak hangisi yanlıştır?
A- Tek taraflı akut iritisli genç erkeklerde sakroileit araştırılmalıdır.
B- HLA-B27 (+) ise iritis riski artar.
C- Üveit tekrarlayıcıdır.
D- Nongranülomatözdür.
E- Görme prognozu çok kötüdür.

Doğru cevap E seçeneğidir. Nüks sık görülse de uzun vadeli görme sonuçları tatminkardır. Tek taraflı akut üveiti bulunan genç erkeklerde atmış bir risk vardır. Bunlarda sakroiliak eklem grafisi alınmalıdır. HLA-B27 (+) hastalarda hem ankilozan spondilit, hem de akut iritis riski artmıştır. İritis unilateral, tekrarlayıcı ve nongranülomatözdür. İki göz farklı zamanlarda tutulabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 269-70

Soru 381
Reiter sendromu ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- En sık görülen göz bulgusu üveittir.
B- Konjonktivit spontan iyileşir.
C- Konjonktiva kültürlerinde bakteri üremez.
D- Erkeklerde sıktır.
E- Kornea lezyonları punktat epitelyal erozyonlar ve hemen altındaki subepitelyal opasiteler şeklindedir.

Doğru cevap A seçeneğidir. En sık görülen göz bulgusu konjonktivittir. Reiter sendromu artrit ile birlikte üretrit (veya servisit) ve göz bulgularıyla seyreder.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 270-1

Soru 382
Hangisi psöriatik artritte görülmez?
A- Konjonktivit
B- Glokom
C- Keratit
D- Sekonder sjögren sendromu
E- HLA-B17 (+)

Doğru cevap B seçeneğidir. İlaveten akut üveit görülür ama pek yaygın değildir. HLA-B17 (+) ve HLA-B27 (+)
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 271

Soru 383
Juvenil kronik artritteki göz bulguları ile ilgili yanlış olan hangisidir?
A- Anterior üveit kronik ve non-granülomatözdür.
B- Genelde bilateraldir.
C- Üveit şiddetli semptomlarla başlar.
D- Bazı vakalarda band keratopati görülebilir.
E- Hipopyon görülmesi nadirdir.

Doğru cevap C seçeneğidir. Juvenik kronik artrite (JKA) bağlı üveit kronik ve non-granülomatöz vasıflıfır. %70 bilateral olup inflamasyon şiddeti smetriktir. Hastalık değişmez biçimd asemptomatik olarak başlar. Teşhis sıklıkla rutin biyomikroskopik muayenede konur. Görme şikayetiyle gelen kişi sayısı yok denecek kadardır. İnjeksiyon görülmez.akut ataklar sırasında tozlanma tarzında keratik prespitatlar görülebilir. Ama hipopyon görülmez. Arka sineşiler uzun zaman tanı almayan vakalarda görülebilir. Vakaların yarısında üveit orta-ağır derecede olup en az 4 ay sürer. Dörtte birinde ise ağır seyredip senelerce devam eder. Bu grupta en sık band keratopati, sonra katarakt ve sekonder inflamatuar glokom meydana gelir. Çoğu vakada topikal steroid işe yarar. JKA vakalarının çoğu pauciarticular eklem tutulumu şeklindedir. Üveitin en sık görüldüğü gruptur. Bu grupta üveit için risk faktörleri; erken yaşta başlayan JKA, ANA (+), HLA-DR5 (+). Üveitin en nadir görüldüğü grup ise sistemik başlangıçlı tip olup bu grubun diğer ismi Still hastalığıdır. Biyomikroskopik muayene sıklığı eklem tutulumunun şekli ve ANA pozitifliğine göre değişir. Mesela; pauciarticular tip ve ANA pozitif ise 3 ayda bir kontrol gerekirken, ANA negatif olduğunda 4 ayda bir kontrol gerekir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 271-3

Soru 384
Nüksedici polikondritte görülmeyen göz bulgusu hangisidir?
A- En sık göz bulgusu episklerit ve sklerittir.
B- Pigmenter glokom
C- Keratokonjonktivitis sika
D- Eksüdatif retinopati
E- Marjinal korneal ülserasyon

Doğru cevap B seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 273

Soru 385
Sarkoidozda görülen Heerfordt sendromu hangilerinin birlikteliğidir?
A- Parotis bezinde genişleme ve üveit birlikteliği
B- Hiler lenfadenopati ve üveit birlikteliği
C- Fasial sinir felci ve üveit birlikteliği
D- Hiler lenfadenopati ve konjonktivit birlikteliği
E- Fasial sinir felci ve parotit birlikteliği

Doğru cevap A seçeneğidir. Heerfordt sendromu (uvea parotit ateş); ateş, parotis bezinde genişleme ve üveitle karakterizedir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 274

Soru 386
Sarkoidozda en sık tutulan kranial sinir hangisidir?
A- Optik sinir
B- Okulomotor sinir
C- Troklear sinir
D- Trigeminal sinir
E- Fasial sinir

Doğru cevap E seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 276

Soru 387
Hangisi sarkoidozda görülen bir bulgu değildir?
A- Göz tutulumu yoksa konjonktival biyopsi negatiftir.
B- Lakrimal gland biyopsisi pozitiftir.
C- Üveit bilateraldir.
D- Üveit granülomatöz tipte olabilir.
E- Vitritis görülür.

Doğru cevap A seçeneğidir. Göz tutulumu olsa da olmasa da konjonktival biyopsi pozitif çıkabilir. Lakrimal gland tutulumu mevcut olup keratokonjonktivitis sikka görülebilir. Vakarlın 1/4'ünde arka segment tutulumu görülür ve bu durum anterior üveitle beraberdir. Ön segmentte üveit dışında konjonktival, skleral ve episkleral tutulum görülebilir. Anterior üveit sıklıkla bilateral olup akut üveit akut sarkoidozluları etkiler. Kronik granülomatöz tip ise inaktif durumda bulunan yaşlı hastalarda görülür. Bu hastalarda band keratopati, katarakt ve glokom görülebilir. Vitreusta ya diffüz vitritis ya da daha az olarak pamuk yumağı şeklinde vitreus opasiteleri görülür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 276

Soru 388
Arka segment sarkoidozunda en sık görülen bulgu hangisidir?
A- Periflebit
B- Retinal granülom
C- Koroidal granülom
D- Optik disk ödemi
E- Neovaskülarizasyon

Doğru cevap A seçeneğidir. Arka segment sarkoidozunun en sık bulgusu olan periflebit nadiren perivasküler balmumu damlaları ile karakterize olur.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 277

Soru 389
Sarkoidozda görülen Landers belirtisi hangisini içerir?
A- Optik disk neovaskülarizasyonu
B- Retinal vaskülit
C- Koroidal granülom
D- Retinal hemorajiler
E- Preretinal granülom

Doğru cevap E seçeneğidir. Sarkoidozda retinal ve preretinal granülomlar görülebilir. Preretinal granülomlar tipik olarak gri-beyaz renkli olup ekvatorun altına ve önüne denk gelen bölgelere yerleşmiş olarak bulunur. (Landers belirtisi)
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 277

Soru 390
Sarkoid arka segment tutulumunda görülmeyen hangisidir?
A- Koroidal granülomlar
B- Retinal granülomlar
C- Balmumu damlaları
D- Akut retinopati
E- Retinoskizis

Doğru cevap E seçeneğidir. Periflebite bağlı balmumu damlaları görülebilir. Ayrıca retinal ve preretinal granülomlar görülebilir. Yine yaygın görülen koroidal granülomlar zeminden kabarık, bilateral, multipl, soluk sarı renkli ve küçük lezyonlardır. Tek başına ve büyük olduğunda amelanotik malanomla karışabilir. Akut sarkoid retinopati vitrede haze, balmumu damlaları, retinal ve preretinal granülomlar ve retinal hemorajiler ile karakterizedir. Periferik retinal neovaskülarizasyon FFA’da retinal kapillerlerde kayıp şeklinde ortaya çıkabilir. Siyahi hastalarda bu durum orak hücreli anemiyle karışabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 277-8

Soru 391
Sarkoidoz bulgularından görme keskinliğini etkilemeyen hangisidir?
A- Neovaskülarizasyon
B- Papilödem
C- Persistan disk ödemi
D- Fokal granülomlar
E- Optik atrofi


Doğru cevap D seçeneğidir. Optik sinirde ise fokal granülomlar (görme korunur), papilödem (SSS tutulumuna sekonderdir. Okuler tutulum yokken ortaya çıkabilir.), neovaskülarizasyon (genellikle retinal ven tıkanıklığı yapan ağır periflebite sekonder olarak nadiren de optik sinir başı granülomuna bağlı gelişir.) ve persistan disk ödemi (retina veya vitreus tutulumunda sıktır. Sebebi bilinmiyor.) görülebilir. Optik sinir tutulumuna sistemik steroid başlanır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 277-9

Soru 392
Behçet hastalığında göz tutulumuyla ilgli olarak hangisi yanlıştır?
A- Üveit bilateral ve tekrarlayıcıdır.
B- Üveit nongranülomatözdür.
C- Arka segment tutulumnda prognoz kötüdür.
D- Ön üveit topikal steroidlere iyi cevap verir.
E- Retinit genellikle nedbe bırakarak iyileşir.

Doğru cevap E seçeneğidir. Bilateral, tekrarlayıcı ve nongranülomatöz karakterli olan inflamasyond ön veya arka segment tutulabilir. Arka segmet tutulumu kötü prognoza sahiptir. Yaygın görülen üvit topikla steroidlere iyi cevap verir. Beyaz, nekrotik ve yüzeyel retinal infiltrat şeklinde gelişen retinit aktif sistemik hastalıkla beraber görülür ve nedbe bırakmadan iyileşir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 280

Soru 393
Hangisi Behçet hastalığında göz tutulumunda sık görülen bir bulgu değildir?
A- Retinit
B- Keratit
C- Retinal ödem
D- Masif retina eksüdasyonu
E- Vitritis

Doğru cevap B seçeneğidir. Behçet genellile göz içi inflamasyon bulgularıyla seyreder. Üveit non-granülomatöz ve tekrarlayıcıdır. Retinit lezyonları iz bırakmadan iyileşir. Tıkayıcı retinal periflebit sonucunda retinal neovaskülarizasyon gelişebilir. Fundusta diffüz sızıntı, diffüz retinal ödem ve papilödem de görüelbilir. Akut masif retinal eksüdasyon retina dış tabakalarını tutar ve üzerinde yer alan kan damarlarının tıkanıklığıyla beraberdir. Ağır ve sebat eden vitritis tablosu üveitli gözlerde her defasında görülür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 280-2

Soru 394
Behçet hastalığına bağlı terminal göz hastalığında hangisi daha az görülür?
A- Optik atrofi
B- Retinal atrofi
C- Koryoretinit
D- Vasküler kılıflanma
E- Koryoretinal nedbelenme
Göze ait tutulum neticesinde gelişen terminal hastalık retina ve optik disk atrofisi, vasküler atenüasyon ve kılıflanma ile koryoretinal nedbelenme ile karakterizedir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 282

Soru 395
Vogt-Koyanagi-Harada sendromu için doğru olan hangisidir?
A- Harada hastalığında üveit daha çok görülür.
B- Harada hastalığında alopesi daha çok görülür.
C- Vogt-Koyanagi sendromunda nörolojik belirtiler sık görülür.
D- HLA-B51 (+)
E- Harada sendromuda retina dekolmanı görülür.

Doğru cevap E seçeneğidir. Vogt-Koyanagi-Harada sendromu tipik olarak pigmente bireyler etkiler. HLA-DR4 ve HLA-Dw5 pozitiftir. Vogt-Koyanagi sendromu (deri değişiklikleri ve üveit) ve Harada hastalığından (nörolojik bulgular ve eksüdatif retina dekomanı) oluşmuştur. Deri belirtileri alopesi, poliozis ve vitiligo ile karakterizedir. Nörolojik belirtiler üveitle eş zamanlı ortaya çıkan meningeal tutulum, ansefalopati ve işitme semptomlarıyla karakterizedir. Kronik granülomatöz üveit tek ön segment bulgusudur. Sonucunda katarakt, glokom ve arka sineşiler gelişir. Arka segmentte ise sırayla multifokal koroidit (diskte hiperemi ve ödem ile beraber olabilir), multifokal dekolman, eksüdatif retina dekolmanı görülür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 282-3

Soru 396
Vogt-Koyanagi-Harada sendromunda en sık görülen ön segment bulgusu hangisidir?
A- Üveit
B- Keratit
C- Sklerit
D- Episklerit
E- Konjonktivit

Doğru cevap A seçeneğidir. Vogt-Koyanagi-Harada sendromunda kronik granülomatöz üveit tek ön segment bulgusudur. Sonucunda katarakt, glokom ve arka sineşiler gelişir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 282

Soru 397
Hangisi AIDS’de sık görülen bir ön segment komplikasyonu değildir?
A- Molloscum kontagiosum
B- Kaposi sarkom
C- Herpes zoster oftalmikus
D- Herpes simpleks keratiti
E- Trahom

Doğru cevap E seçeneğidir. Herpes simpleks keratitinde dendritler immünkompetan bireylerde santrale yerleşirken, AIDS gibi immün yetmezlik durumlarında daha perifer yerleşimlidir. Herpes zoster oftalmikus ise çok daha ağır seyreder ve genç hastalarda görüldüğünde AIDS akla gelmelidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 285-6

Soru 398
AIDS’de okuler tutulum açısından en sık ortaya çıkış bulgusu hangisidir?
A- Molloscum kontagiosum
B- Kaposi sarkom
C- Herpes zoster oftalmikus
D- Herpes simpleks keratiti
E- Mikrosporial keratit

Doğru cevap B seçeneğidir. Tüm seçenekler AIDS’de görülen okuler bulgular olsa da, en sık görülen ortaya çıkış bulgusu Kaposi sarkomdur. Kaposi sarkom pnömosistis karini enfeksiyonundan sonra en sık ortaya çıkış bulgusudur.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 285-6

Soru 399
AIDS’de görülen sitomegalovirüs retiniti ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Yavaş ilerleyen tip periferden başlar.
B- Yavaş ilerleyen tipte granüler opasifikasyonlar vardır.
C- Yavaş ilerleyen tipte vaskülit görülmez.
D- Retinal atrofi görülebilir.
E- Antiviraller tedavide kullanılmaz.

Doğru cevap E seçeneğidir. Sitomegalovirüs retiniti şiddetli sistemik tutulumu gösterir. Yavaş ilerleyen ve fulminan olarak 2 şekilde bulunur. Yavaş ilerleyen tip periferden başlar ve hemorajinin eşlik ettiği granüler opasifikasyonlarla karakterizedir. Vitritis eşlik eder ama vaskülit görülmez. Fulminan tip ise sıklıkla avasküler arkadlar boyunca gelişen ve birbiriyle birleşme eğilimi gösteren beyaz renkli, sınırları keskin coğrafi opasifikasyon alanlarıyla karakterizedir. Retinal hemorajiler bulunabilir. Vitritis, venlerde donmuş dal anjiitisini andıran kılıflanmalar görülebilir. Hemoraji ve opasifikasyonun azalması, diffüz atrofik ve pigmenter değişiklikler regresyon işaretleridir. Komplikasyon olarak total retinal atrofi ve retina dekolmanı görülür. Tedavisinde antiviraller kullanılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 287-8

Soru 400
AIDS’de görülen pnömosistis karini koroiditi için yanlış olan hangisidir?
A- Ekstrapulmoner yayılımı gösterir.
B- Koroidit varlığı kötü prognoza işaret eder.
C- Beraberinde vitritis görülür.
D- Koroidde düz, sarı renkli, yuvarlak lezyonlar görülür.
E- İnhaler pentamidin koruma sağlamaz.

Doğru cevap C seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 288-9

Soru 401
AIDS’deki fundus lezyonları ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Toksoplazma retiniti multifokal ve bilateraldir.
B- Toksoplazma retiniti eski skarların bitişiğinde olmaya eğilimlidir.
C- Kriptokokal koroiditte vitritis görülmez.
D- Dış retina tabakalarının progressif nekrozunun sebebi varicella zosterdir.
E- Dış retina tabakalarının progressif nekrozu bilateral körlükle sonuçlanır.

Doğru cevap B seçeneğidir. Toksoplazma retiniti AIDS’de olağan karakterinin aksine multifokal, bilateral ve eski skar bitişiğinde bulunmayan bir şekle bürünür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 289-90

Soru 402
Konjonktivada şankr bulunan bir hastada özellikle aranması gereken hangisidir?
A- HIV
B- Toksoplazma
C- Pox virüs
D- CMV
E- HSV tip 1

Doğru cevap A seçeneğidir. Sifiliz hastalaında yine cinsel temasla bulaşan AIDS’nin olup olmadığı araştırılmalıdır. HIV (+) hastalarda sifilizin ağırlaştığı gözlenmştir. Ayrıca AIDS’li hastalarda da sifiliz araştırılmalıdır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 290

Soru 403
Okuler sifiliz ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Göz tipik olarak sekonder ve tersiyer evrede tutulur.
B- Üveit hem granülomatöz hem de non-granülomatöz olabilir.
C- Multifokal koryoretinit unifokal olandan daha yaygındır.
D- Yakın refleksi kaybolsa da ışık refleksi korunmuştur.
E- Beyin gomları sonucunda görme alanı bozulur.

Doğru cevap D seçeneğidir. Sifilizde görülen nörooftalmik belirtilerden Argyll-Robertson pupillasında ışık refleksi alınamaz ama yakın refleksi korunmuştur.diğer nöroftalmik belirtiler arasında papilödem, retrobulber nörit ve perioptik nörit (sifilitik menenjitte meningeal kılıf tutulumuna bağlı gelişir.) görülür. Okuler motor felçler (özellikle 3 ve 6. kranial çiftler) görülür. Beyindeki gomlara bağlı görme alanı defektleri görülür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 290-2

Soru 404
Okuler sifilizde hangisi görülmez?
A- Koryoretinit
B- Keratit
C- Üveit
D- Argyll-Robertson pupillası
E- Trahom

Doğru cevap E seçeneğidir. Okuler sifilize ait bulgular; madarozis, konjonktival şankr, sklerit, keratit, üveit (bilateral, granülomatöz ya da non-granülomatöz), roseolae (iris kapillerlerinde dilatasyon), iris kökünde gomlar, iris atrofisi, multifokal koryoretinit (unifokal koryoretinitten sık görülür ve sekonder evre lezyonudur. Hiperpigmentasyon eşliğinde koryoretinal atrofi alanları görülür.), unifokal koryoretinit (bilateraldir. Disk yakını-jukstapapiller- veya makülada-santral- olabilir.), nöroretinit (sonucunda optik atrofi), Argyll-Robertson pupillası (ışık refleksi yok ama yakın refleksi var) ve diğer pupilla nomalileri, retrobulber nörit, perioptik nörit, papilödem, kranial sinir tutulumu (3. ve 6. sinir sık), beyin gomlarına bağlı görme alanı bozulması.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 290-2

Soru 405
Lepranın okuler tutulumuyla ilgili olarak yanlış olan hangisidir?
A- Lagoftalmi görülür.
B- Kronik üveit direkt basillerce ön kamaranın işgalidir.
C- Akut üveit steroide direnç gösterir.
D- Koneal anestezi görülür.
E- İris incileri tanı koydurucudur.

Doğru cevap C seçeneğidir. Lepra da görülen göz bulguları; madarozis, konjonktivit, episklerit, keratit (trikiyazis, lagoftalmus, korneal anestezi ve sekonder enfeksiyonun kombinasyonuyla ortaya çıkar), sklerit, üveittir. Üveit akut formda iken immün komplekslerin anteriora birikmesi ile gelişir. Kronik formda ise sebep anterior uveanın direkt basillerce istilası sonucu oluşur. Kronik formda tanı koydurucu bir bulgu da gerdanlığı andıracak tarzda, pupila kenarında histiositler içinde yer alan basillerden oluşan, küçük, parlak iris incileridir. Zamanla birleşip pedinküllü bir hal alan bu inciler ön kamaraya düşerek kaybolurlar. Onuçta iris atrofik, pupilla myotik bir hal alır ve iris stromasında delikler oluşabilir. Akut forma göre redaviye daha dirençlidir. zira gerçek bir üveitten ziyade iris sinirlerinin tutulumuyla ortaya çıkan bir nöroparalitik inflamasyon sayılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 293-4

Soru 406
Lepra da en sık körlük sebebi hangisidir?
A- Keratit
B- Sklerit
C- Üveit
D- Retina dekolmanı
E- Optik atrofi

Doğru cevap C seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 293

Soru 407
Hangisinde keratit ve orbital myozit görülebilir?
A- Histoplazmozis
B- Lyme hastalığı
C- Tüberküloz
D- Toxoplazmozis
E- Toxokariazis

Doğru cevap B seçeneğidir. Lyme hastalığının göz tutulumunun 3. Evresinde episklerit, keratit ve orbital myozit görülür.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 294

Soru 408
Hangisi daha sık görülen infeksiyöz retinit sebebidir?
A- Toksoplazma
B- Toxocara
C- Tuberküloz
D- Pnömosistis carini
E- CMV

Doğru cevap A seçeneğidir. İyileşmiş okuler toksoplazmoun nüksetmesi (immünkompetan bireylerde) en sık görülen infeksiyöz retinit sebebidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 295

Soru 409
Toksoplazma retiniti ile ilgili olrak hangisi yanlıştır?
A- Nüks toksoplazma retiniti en sık infeksiyöz retinit sebebidir.
B- İridosiklit formu sadece granülomatöz olabilir.
C- En sık görülen form unifokal retinittir.
D- AIDS’deki toksoplazma pigmentli skar bitişiğinde yer almaz ve multifokaldir.
E- “Sisteki far” tanımı unifokal koryoretinit için kullanılır.

Doğru cevap B seçeneğidir. Toksoplazma iridosikliti hem granülomatöz hem de nongranülomatöz olabilir. Sisteki far görünümü unifokal retinit için tipik olup şiddetli vitreus tutulumunda odağın görünümünü ifade eder. Tipiktir. Ayrıca posterior hyaloidde keratik prespitatlara benzeyen prespitatlar görülür. İlaveten jukstapapiller bölgeye yerleşmiş aktif retinite (Jensen koroiditi) sekonder olarak papillit gelişebilir. Primer tutulum nadirdir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 295-6

Soru 410
Jensen koroiditi nedir?
A- Sarkoidozda görülen preretinal granülom formasyonudur.
B- Behçet hastalığındaki retina tutulumudur.
C- Jukstapapiller bölgeye yerleşmiş aktif toksoplazma retinitidir.
D- Sitomegalovirüsa bağlı fulminan retinitidir.
E- Sifilizdeki multifokal retina tutulumudur.

Doğru cevap C seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 296

Soru 411
Toksoplazma infeksiyonuyla ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- İyileşme hızı lezyon boyutu ile orantılı olarak değişir.
B- Vitreus kondansasyonu sebat edebilir.
C- Ön üveit düzelmesi arka segment bulgularının da düzeldiğini gösterir.
D- Fovea direkt olarak çok sık tutulan bölgelerdendir.
E- Traksiyonel retina dekolmanı görülebilir.

Doğru cevap D seçeneğidir. Fovea, papillomaküler demet, optik sinir başı veya büyük damarların direkt tutulumu nadiridir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 296-7

Soru 411
Toksoplazma retinitinde tedavi edimesi gereken lezyonlar ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Maküla yakınındaki bir lezyon tedavi edilmelidir.
B- Çok ağır vitritis tedavi edilmelidir.
C- Periferik odaklar immünkompetan bireylerde tedavi endikasyonudur.
D- Büyük damar yakınındaki lezyonlar damar tutulmamışsa bile tedavi edilimelidir.
E- Optik sinir primer tutulumu varsa tedavi edilmelidir.

Doğru cevap C seçeneğidir. Toksoplazma retinitinde her lezyon tedavi edilecek diye bir kural yoktur. Küçük ve periferik lezyonlar immünkompetan bireylerde tedavi edilmelidir. AIDS hastalarında tüm lezyonlar tedavi edilmelidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 297

Soru 412
Toksoplazma retiniti tedavisi ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Sistemik steroidler immün yetmezlik bulunanlarda görmeyi tehdit eden lezyon varlığında mutlaka kullanılmalıdır.
B- Primetamin kullanılırken hatalık kan sayımları yapılmalıdır.
C- Atovaquone AIDS hastalarında toksoplazma tedavisinde kullanılır.
D- Co-trimaksozol tek başına kullanılabilir.
E- Klindamisin psödomembranöz kolit yapabilir.

Doğru cevap A seçeneğidir. Görmeyi tehdit eden lezyonların varlığında immünkompetan bireylerde steroidler kullanılmalıdır. Ama AIDS’de kontrendikedir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 297

Soru 413
Toxocara retiniti ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Etken köpeklerden bulaşan Toxocara canis’dir.
B- Pika hikayesi vardır.
C- Okuler tutulum bulunanlar sistemik yönden şiddetli hastalığa sahiptir.
D- En sık görülen lezyonlar kronik endoftalmi, arka kutup granülomu ve periferik granülomdur.
E- Lokalize vitreus absesi görülebilir.

Doğru cevap C seçeneğidir. Okuler tutulum bulunanlar visceral larva migrans ile ilişkili değildir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 297-8

Soru 414
Toxocaraya bağlı kronik endoftalmi için yanlış olan hangisidir?
A- Strabismusla ortaya çıkabilir.
B- Periferik granülom bulunmaz.
C- Periferik retinada pars planite benzeyecek şekilde karla kaplanma manzarası görülebilir.
D- Tedavisinde sistemik steroidler kullanılabilir.
E- Bazı vakalarda enükleasyon yapılır.

Doğru cevap B seçeneğidir. Sıklıkla 2-9 yaşlarında lökokori, strabismus ve unilateral görme kaybıyla ortaya çıkan bu durumda periferik granülom nadiren bulunabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 298

Soru 415
Toxocaraya bağlı kronik endoftalmide hangisi görme kaybı sebebi değildir?
A- Retina dekolmanı
B- Katarakt
C- Fitizis bulbi
D- Maküler ödem
E- Papillit

Doğru cevap E seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 298

Soru 416
Toxocaraya bağlı arka kutup granülomu ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- İlk olarak unilateral görme azalması ile hekime başvururlar.
B- Anterir üveit ve vitritis sıklıkla mevcuttur.
C- 1-2 disk çapında sarı-beyaz solid bir granülom vardır.
D- Makülaya yerleşimi sıktır.
E- Papilla çok sık tutulmaz.

Doğru cevap B seçeneğidir. Anterior üveit ve vitritis eşlik etmez. Özellikle maküla ve maküla-papilla arası bölge tutulur. Görme kaybının şiddeti yerleşim yerine göre değişir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 298-9

Soru 417
Toxocaraya bağlı perfierik granülom için hangisi yanlıştır?
A- Anterior üveit ve vitritis yoktur.
B- Retina dekolmanına bağlı görme azalabilir.
C- Psödoekzotropya görülür.
D- Vitreus bandları görülür.
E- Papillit görülür.

Doğru cevap E seçeneğidir. Toxocaraya bağlı periferik granülom erişkin yaşta görme kaybı yapabilir. Bunun nedeni makula distorsityonu veya retina dekolmanıdır. Ön ve arka uvea tutulmaz. Ekvator önünde veya üzerinde beyaz bir granüom görülür. Lezyon bölgesinden posterior fundusa doğru uzanabilen vitreus bandları görülür. Bu bandların kontraksiyonuyla diskte şekinti ve damarlarda düzleşme görülür. Çoğu vakada prognoz iyi olsa da maküler heterotopi ve buna bağlı psödoekzotropya ortaya çıkabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 299-300

Soru 418
Herpes zostere bağlı iritis için hangisi yanlıştır?
A- Hutchinson belirtisi bulunan herpes zoster oftalmikus vakaları risk altındadır.
B- Non-granülomatözdür.
C- Kanla boyanmış hipopyon görülebilir.
D- Üveit tedavi edilmezse kendiliğinden iyileşir.
E- İris iskemisi görülür.

Doğru cevap D seçeneğidir. Üveit tedavi edilmediğinde kronikleşir ve iris atrofisi (iris iskemisine bağlı sektöryel kayıp tarzında), glokom (ani basınç artışları görülebilir. Bunun sebebi trabekülit ve trabekulumda inflamatuar yıkıntılara bağlı tıkanmadır.) ve katarakt gelişir. Nadiren gelişen ağır iris iskemisi hafif kanla boyanmış hipopyona neden olabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 300-1

Soru 419
Herpes zostere bağlı üveit ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Tedavisi antivirallerdir.
B- Korneal hassasiyet azalmıştır.
C- Akut basınç artışları olabilir.
D- Atrofik iris sahalarında damarlar tıkanmıştır.
E- Herpes zoster oftalmikus vakalarının yarısında görülür.

Doğru cevap A seçeneğidir. Tedavi topikal steroidlerle yapılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 300-1

Soru 420
Akut retinal nekroz ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Genç hastalarda sebebi herpes simpleks olabilir.
B- Klasik triadı retinit-arterit-vitritistir.
C- Tedavisinde steroidler kullanılır.
D- Özellikle santral fundusta etkilidir.
E- Hem regmatojen hem de traksiyonel tipte retina dekolmanı sebebidir.

Doğru cevap D seçeneğidir. Genç hastalarda H. Simpleks, yaşlılarda H. Zostere bağlıdır. Klasik triadı arterit (periflebit)+vitritis+nekrotizan retinittir. Özellikle periferden başlayan tam kat retinal nekroz alanları göze çarpar. Son dönemlere kadar santral retina korunur. Lezyonlar 4-12 hafta içinde iyileşir ve pigment epitelinde atrofi eşliğinde nekrotik ve transparan retina sahaları bırakır. İki ay içinde diğer göz de tutulur. Görme kaybı regmatojen ve traksiyonel dekolman ile iskemik optik nöropatiye bağlıdır. Tedavide asiklovir, steroidler, aspirin kulanılabilir. Cerrahi gerekebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 301-2

Soru 421
Konjenital rubellaya bağlı en sık göz komplikasyonu hangisidir?
A- Katarakt
B- Glokom
C- Retinopati
D- Şaşılık
E- Mikroftalmus

Doğru cevap C seçeneğidir. Tamamı konjenital rubellaya bağlı olarak görülebilse de en sık komplikasyon retinopatidir. Karakteristik bulgusu makuladaki tuz-biber manzarası şeklindeki pigmenter bozukluktur. Papilla ve kan damarları genellikle normaldir. Unilateral veya bilateral görülebilir ve görme koroidal neovaskülarizasyon yoksa etkilenmez. Ayrıca panduler nistagmus ve optik sinir başı anomalileri, iritis, iris atrofisi ve yüksek refraksiyon kusurları görülebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 302

Soru 422
Konjenital rubellaya bağlı retinopatiden sonra en sık göz komplikasyonu hangisidir?
A- Katarakt
B- Glokom
C- Retinopati
D- Şaşılık
E- Mikroftalmus

Doğru cevap C seçeneğidir. Tamamı konjenital rubellaya bağlı olarak görülebilse de en sık komplikasyon retinopatidir. Retinopatiden sonra en sık katarakt görülür. Katarakt sıklıkla mikroftalmusa eşlik eder ve unilateral ya da bilateral olabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 302

Soru 423
Tahmini okuler histoplazmoz sendromu hakkında hangisi yanlıştır?
A- Hastalarda histoplazma izole edilemez.
B- Koroidde granülomatöz inflamasyon oluşturur.
C- Aktif, dissemine sistemik histoplazmoz vakalarında gösterilememiştir.
D- Histoplazma cilt testi genellikle negatiftir.
E- Makülopati oluşmadığı sürece asemptomatik seyreder.

Doğru cevap D seçeneğidir. Cilt testi %90 oranında pozitiftir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 303

Soru 424
Tahmini okuler histoplazmoz sendromu için yanlış olan hangisidir?
A- En erken maküler semptom metamorfopsidir.
B- Makülopati olmadığı sürece asemptomatiktir.
C- Atrofik histo spotları pigmentasyonla beraber bulunabilir.
D- Vitreusta yoğun inflamasyon görülür.
E- Periferde lineer koryoretinal atrofi çizgileri görülür.

Doğru cevap D seçeneğidir. Atrofik histo spotları skarların içinde veya kenar kısımlarında küçük pigment kümeleri içerebilirler. Bazı hastalarda bu pigmentasyon bulunmayabilir. Bunlar dışında peripapiller atrofi, periferde lineer koryoretinal atrofi çizgileri ve koroidal neovaskülarizasyon (genellikle eski bir histo spotuyla beraberdir) görülebilir. Vitreus hiçbir zaman tutulmaz.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 303-4

Soru 425
Tahmini okuler histoplazmoz sendromlu bir hastada makula tutulumuyla ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Bazı vakalarda makula altında sarı-beyaz bir lezyon bulunur.
B- Makula atındaki lezyon üzernde gelişen koroidal nevaskülarizasyona bağlı kanama oluşursa görme bariz olarak düşer.
C- Diskiform skar gelişebilir.
D- Koridal neovaskülarizasyon bulunan çoğu vaka 0.1 altında görür.
E- Makula tutulumuna ait en sık semptomu skotomdur.

Doğru cevap E seçeneğidir. Makula tutulumuna ait en sık semptom metamorfopsidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 304

Soru 426
Kandidaya bağlı göz tutulumunun özelliği olmayan hangisidir?
A- İlk odak koroiidde yer alır.
B- Unifokal retinit gelişir.
C- Vitreusa uzanan pamuk yumağı şeklinde opasiteler oluşur.
D- Retinal nekroza ilerleyebilir.
E- Tedavide antifungaller kullanılır.

Doğru cevap B seçeneğidir. Kandidiaziste multifokal retinit gelişir. Antifungal tedavi verilmez ise retinit odakalrından kalkan lezyonlar genişler, vitreus jeline doğru uzanan pamuk yumaklarına benzeyen yüzen gezen koloniler oluşur. Bu koloniler bir araya gelip inci dizisi şeklinde dizilebilir. Endoftalmi ve ağır retial nekroz bazı vakalarda ilerlemiş dönemlerde görülür. Traksiyonel retina dekolmanı muhtemeldir. Tedavide antifungaller ve endoftalmi vakalarında pars plana vitrektomi kullanılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 305-7

Soru 427
Hiperkromi yapmayan hangisidir?
A- Ota nevüs
B- Horner sendromu
C- Okuler siderozis
D- Diffüz iris nevüsü
E- Latanoprost kullanımı

Doğru cevap B seçeneğidir. Hipokromi konjenital olabileceği gibi Horner sendromunda da görülebilir. Hiperkromi sebepleri ise latanoprost kullanımı, Sturge-Weber sendromu, diffüz iris nevüsü veya melanomu, okuler siderozis ve okulodermal melanositozistir. (Ota nevüs) Ayrıca Fuchs’un üveit sendromunda tutulan göz %90 hiperkromik olsa da %10 hipokromiktir. Bu sendromda heterokromiyi tayin eden faktörler stroma ve arka pigment tabakasının atrofi derecesi ve hastanın tabii iris rengi yer alır. Stromal artofi bariz ise pigment tabaka açığa çıkar ve hiperkromi görülür. Genel olarak kahverengi gözler hipokromik görülürken, mavi gözler hiperkromik hale gelir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 308-9

Soru 428
Fuchs’un üveit sendromunda bulunmayan iris bulgusu hangisidir?
A- Arka sineşi
B- Arka pigment tabakasında yama tarzı atrofi
C- Diffüz stromal atrofi
D- İris nodulleri
E- Midriyazis

Doğru cevap A seçeneğidir. Fuchs’un üveit sendromunda hiçbir zaman arka sineşi oluşmaz. Erken dönemde kripta kaybıyla kendini gözteren stromal atrofi tipik olarak diffüzdür. İris bu sayede mat görülür. İris kan damarları belirgin bir hal alır. Arka pigment tabakasında yama tarzı atrofi görülebilir. Diğer bulgular; iris nodulleri, rubeozis ve sfinkter atrofisine bağlı midriyazis şeklinde görülebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 308

Soru 429
Hem hiperkromi hem de hipokromi sebebi olabilen hangisidir?
A- Horner sendromu
B- Fuchs’un üveit sendromu
C- Okuler siderozis
D- Ota nevüs
E- Latanoprost kullanımı

Doğru cevap B seçeneğidir. Hipokromi konjenital olabileceği gibi Horner sendromunda da görülebilir. Hiperkromi sebepleri ise latanoprost kullanımı, Sturge-Weber sendromu, diffüz iris nevüsü veya melanomu, okuler siderozis ve okulodermal melanositozistir. (Ota nevüs) Ayrıca Fuchs’un üveit sendromunda tutulan göz %90 hiperkromik olsa da %10 hipokromiktir. Bu sendromda heterokromiyi tayin eden faktörler stroma ve arka pigment tabakasının atrofi derecesi ve hastanın tabii iris rengi yer alır. Stromal artofi bariz ise pigment tabaka açığa çıkar ve hiperkromi görülür. Genel olarak kahverengi gözler hipokromik görülürken, mavi gözler hiperkromik hale gelir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 308-9

Soru 430
Fuchs’un üveit sendromu ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Üveit kronik ve non-granülomatözdür.
B- Genelde bilateraldir.
C- İlk semptomlar katarakta bağlıdır.
D- Vitreusta ipliksi opasiteler yaygındır.
E- Görme üzerine en büyük problem glokomdur.

Doğru cevap B seçeneğidir. Genelde unilateral olup gençlerde sıktır. Vitiritis ve vitreusta ipliksi opasitelr yaygındır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 307-9

Soru 431
Fuchs’un üveitik sendromunda görülen açı bulgularından olmayan hangisidir?
A- Açıda neovaskülarizasyon
B- Amsler belirtisi
C- Sampaolessi hattı
D- Anterior sineşi
F- Açı normal olabilir.

Doğru cevap C seçeneğidir. Sampaolessi hattı psödoeksfoliatif glokomda görülen bir bulgudur. Schwalbe hattı üzerinde veya önünde taraksı biçimde kesik kesik bir band oluşturmuş durumdaki pigmenter yerleşim Sampaolessi bulgusu olarak adlandırılır. Fuchs’un üveit sendromunda açıda neovaskülarizasyon, membran formasyonu, periferik anterior sineşi görülebilir. Amsler belirtisi açıdaki anormal vaskülarizasyonun sonucu olarak parasentez sırasında giriş yerinden uzakta ortaya çıkan filiform hemorajileri ifade eder. Açı normal de olabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 218, 308

Soru 432
Fuchs’un üveitik sendromuda teşhis sırasında en sık görülen bulgu hangisidir?
A- Katarakt
B- Glokom
C- Üveit
D- Hiperkromi
E- Hipokromi

Doğru cevap A seçeneğidir. Ensık bulgu katarakt olsa da irreversbl görme kaybı açısından en önemli durum glokomdur.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 307-9

Soru 433
Fuchs’un üveit sendromunda görülen keratik prespitatlarla ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Büyük oranda tanısaldır.
B- Tüm endotel sathına yayılmıştır.
C- Gri-beyaz renkli ve küçüktür.
D- Zamanla pigmentli bir hal alırlar.
E- Aralarında tüy gibi flamanlar yer alabilir.

Doğru cevap D seçeneğidir. Keratik prespitatlar bir görünüp bir kaybolsalarda asla konfluent almaz ve asla pigmentli hal almaz.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 307-8

Soru 434
Fuchs’un üveit sendromundaki komplikasyonlarla ilgili olrak yanlış olan hangisidir?
A- Katarakt en yaygın komplikasyondur.
B- Katarakt cerrahisi hifemayla komplike olabilir.
C- Glokomda sineşial açı kapanması en sık sebeptir.
D- Glokom trabeküler skleroza bağlı olabilir.
E- Katarkt ekstraksiyonu glokom gelişimini hızlandırır.

Doğru cevap C seçeneğdiir. Glokomda açı kapanmasından ziyade trabeküler skleroz suçlanmaktadır. Trabekülektomi antimetabolitle yapıldığında %50 olan başarı şansı arttırılabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 309

Soru 435
Hangisi Fuchs’un üveit sendromu ve komplikasyonlarının tedavisinde kullanılmaz?
A- Trabekülektomi
B- Mitomisin C
C- Midriyatikler
D- Topikal steroidler
E- Antiglokomatöz ilaçlar

Doğru cevap C seçeneğidir. Arka sineşi gelişmediği için midriyatikler kullanılmaz.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 309

Soru 436
İntermedier üveit ile ilgi olarak hangisi yanlıştır?
A- Genelde bilateraldir.
B- Tutulum şiddeti asimetriktir.
C- Sarkoidoz ve multipl sklerozla ilişkili olabilir.
D- Ortaya çıkış semptomu sıklıkla sinek uçuşması şeklindedir.
E- Arka sineşi sıklıkla görülür.

Doğru cevap E seçeneğidir. Arka sineşi görülmez. Hastaların %10’unda uzun süreli takiplerde multipl skleroz ve sarkoidoz gelişir. En sık ortaya çıkış semptomu sinek uçuşması şeklindedir. Tedavisinde posterior subtenon steroid enjekiyonları, topikal ve sistemik steroidler ve sitotoksik ajanlar kulanılabilir. Periferik neovaskülarizasyon varsa vitreus tabanına kriyoterapi yapılır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 309-11

Soru 437
Hangisinin intermedier üveitte görülmesi beklenmez?
A- Görme azalması
B- Anterior vitreusta hücre
C- Santral damarlarda retinal periflebit
D- Vitreusta jelatinsi eksüdalar
E- Remisyon ve alevlenmeler

Doğru cevap C seçeneğidir. İntermedier üveitte periferik retinada periflebit yaygın görülür. İntermedier üveitin bir alt tipi olan pars planitt görülen karla kaplanma manzarası inferior pars planada sıktır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 309-10

Soru 438
Hangisi intermedier üveitte beklenen bir komplikasyon değildir?
A- Kistoid maküler ödem
B- Sekonder katarakt
C- Retina dekolmanı
D- Siklitik membranlar
E- Papillit

Doğru cevap E seçeneğidir. Papillit görülmesi mutad bir komplikasyon değildir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 310

Soru 439
Hangisi intermedier üveitte görme keskinliğindeki azalmanın en sık sebebidir?
A- Kistoid maküler ödem
B- Sekonder katarakt
C- Retina dekolmanı
D- Siklitik membranlar
E- Papillit

Doğru cevap A seçeneğidir. Kistoid amküler ödem intermedier üveitte görme azalmasının en yaygın sebebidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 310

Soru 440
Juvenil kronik iridosiklit ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- En sık eşlik eden sistemik hastalık juvenil kronik artrittir.
B- Çoğu hasta diğer yönlerden sağlıklıdır.
C- En sık erkeklerde görülür.
D- Genelde başalngıçta asemptomatiktir.
E- Katarakt ve band keratopati görülebilir.

Doğru cevap C seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 311

Soru 441
İdiyopatik multifokal beyaz nokta sendromlarından olmayan hangisidir?
A- Tahmini okuler histoplazmoz sendromu
B- Multipl çabuk kaybolan beyaz nokta sendromu
C- Akut posterior multifokal plakoid pigment epitelyopatisi
D- Serpijinöz koroidopati
E- Punktat iç koroidopati

Doğru cevap A seçeneğidir. İdiyopatik multifokal beyaz nokta sendromları multipl çabuk kaybolan beyaz nokta sendromu, akut posterior multifokal plakoid pigment epitelyopatisi, serpijinöz koroidopati, panüveitli multifokal koroidit sendromu ve punktat iç koroidopati ve kuş saçması retinokoroidopatisini içerir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 311-6

Soru 442
Multipl çabuk kaybolan beyaz nokta sendromu için yanlış olan ifade hangisidir?
A- Hastalar diğer yönlerden sağlıklıdır.
B- Bilinen bir tedavisi yoktur.
C- Hastalığın seyrinde kör nokta genişleme gösterir.
D- Perifer retina nadir tutulur.
E- Görme iyileştikten sonra genişleyen kör nokta da düzelir.

Doğru cevap E seçeneğdir. Tek taraflı olarak tipik olarak sağlıklı genç kadınları etkileyen bu sendromda tedavi mevcut olmasa da prognoz iyidir. Ortaya çıkış unilateral göre kaybı şeklindedir. En sık arka retina ve orta periferde yer alan pigment epiteli düzeyinde beyaz noktalar vardır. Fovea granüler görünümdedir. Vitirtis hafif olup, kör noktada genişleme görülür. Kör nokta iyileşme olsa da genişlemiş olarak kalır. Sendrom 1-2 haftada spontan iyileşir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 311-2

Soru 443
Akut posterior multifokal plakoid pigment epitelyopati ile ilgili olarak yanlış olan hangisidir?
A- Bilateral tutulum mevcuttur.
B- İki göz aynı zamanda tutulur.
C- HLA-B7 pozitiftir.
D- FFA’da erken döenm hipofloresans, geç dönem göllenme görülür.
E- Bilinenbir tedabsi yoktur.

Doğru cevap B seçeneğdiri. Tipik olarak gençlerde bilateral tutulum yapan bu hastalıkta HLA-B7 ve HLA-DR2 pozitiftir. Önce tek göz tutulur ve görme azalır. 1-2 gün sonra diğer gözde tutulur. Ekvator arkası retina tutulur. FFA’da erke dönem hipofloresans ve geç dönem göllenme görülür. Vitirits, vasküler kılıflanma ve dis ödemi görülebilir. Bilinen bir tedavisi yoktur.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 312

Soru 444
Serpijinöz koroidopati için yanlış olan hangisidir?
A- Görme kaybı kalıcıdır.
B- Ortaya çıkış semptomu görme kaybıdır.
C- Genellikle papilla etrafından başlar.
D- İki göz aynı anda tutulur.
E- Tedavide sikosporin verilebilir

Doğru cevap D seçeneğidir. Daha çok yaşlı bireylerde görülen bu durum bilateral ve ilerleyicidir. Ortaya çıkış semptomu maküler tutuluma bağlı tek taraflı görme azalmasıdır. Diğer göz bir süre sonra tutulur. Aktif lezyonlar bulanık sınırlı, derin ve krem renklidir. Lezyonlar genellikle papilla etrafından başlar. Erken lezyonlar nadiren makulayı tutar. Tekrarlayan ataklar sonucu proses peripapiller alandan yılankavi bir tarzda perifere yayılır. Bu sırada fovea tutulumu olursa bu derin ve kalıcıdır. İnaktif lezyonlar kenarları tırtıklı, zımbayla delinmiş gibi görülen, atrofik alanlardan oluşur. Atrofinin tabanında koroide ait görülen tek yapı büyük vasküler yapılardır. Koroidal neovaskülarizasyon gelişebilir. Tıbbi tedavide sistemik steroidler, azotiopürin, siklosporin verilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 313-4

Soru 445
Kuş saçması (bird shot) retinopatisi için yanlış olan hangisidir?
A- Bilateraldir.
B- Vitreusta yüzen parçacıkların fark edilmesiyle ortaya çıkar.
C- Optik disk etrafından başar.
D- Atrofik lezyonlar pigmentedir.
E- HLA-A29 (+)

Doğru cevap D seçeneğidir. İki gözü tutan kronik seyirli bu klinik durum HLA-A29 ile ilişkilidir. Kadınlarda sık görülür. Sıklıkla vitreusta yüzen parçacıkların fark edilmesiyle başlar. Optik diskten ekvatra doğru yayılma gösteren, değişken sayılarda, kremsi-sarı renkli ovoid spotlardır. Vitritis ve kistoid maküler ödem eşlik eder. Aylar sonra bu spotlar hiperpigmentasyonla birlikte bulunmayacak tarzda atrofik, beyaz depigmente lezyonlar haline gelirler. Makülopati, retinal atrofi, katarakt, koroid neovaskülarizasyonu ile komplike olabilirler. Sistemik steroid ve imünsupresifler faydalıdır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 314

Soru 446
Punktat iç koroidopati için yanlış olan hangisidir?
A- Bilateraldir.
B- Myopide risk artar.
C- Tedavisi bilinmemektedir.
D- İlk semptomları ışık çakmasıdır.
E- Vitritis eşlik edebilir.

Doğru cevap E seçeneğidir. Myopik genç kadınlarda görülür. İki göz tutulur ve bilinen tedavisi yoktur. Hastalık skotomlar ve ışık çakmalarıyla ortaya çıkar. Arka kutupta hepsi aynı zamanada ortaya çıkmış sarı renkli belli belirsiz spotlar vardır. Lezyonalrın sayılarına bağı olarak seröz dekolman görülebilir. Anterior üveit ve vitritis görülmez. Koroidal neovaskülarizasyon görülebilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 315-6

Soru 447
Panüveitli multifokal koroidit sendromu için yanlış olan hangisidir?
A- Kadınlarda görülür.
B- Vitritis görülmez.
C- İlk semptomu görme kaybıdır.
D- Subretinal fibrozis sebebi olabilir.
E- Periokuler steroidler faydalıdır.

Doğru cevap B seçeneğidir. Kadınlarda görülür. Bilateral olmayabilir. Ortaya çıkışı subakut görme kaybıdır. Orta perifer fundusta multipl, küçük, eski ve yeni koroidal lezyonlardan oluşur. Tüm vakalrda vitritis yer alır. Üveit vakarlın yarısında vardır. Kistoid makuler ödem, subretinal fibrozis ve koroidal neovaskülarizsyon ile komplike olabilir. Perifokuler ve sistemik steroidler fadalı olabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 316-7

Soru 448
Üveitlerde midriyatiklerin kullanımı ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Silier kas ve pupilla sfinkterindeki spazmı ortadan kaldırırlar.
B- Yoğun kullanımlarında arka sineşilerin ayrılmasını sağlayabilirler.
C- Uzun etkililer arka sineşi gelişimini engeller.
D- Bilinen en güçlü sikloplejik atropindir.
E- Devamlı kullanımlarında çocuklarda ambliyopi gelişebilir.

Doğru cevap C seçeneğidir. Kısa etkililer arka sineşi gelişimini pupillayı hareket halinde tutarak sağlarlar.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 317

Soru 449
Üveitlerde steroidlerin kullanımı ile ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A- Üveitlerde esas tedavi yoludur.
B- Suspansiyon formunda korneadan daha iyi geçer.
C- Kronik kullanımında glokom görülebilir.
D- Arka subkapsüler katarakt daha çok sistemik steroidlerle görülür.
E- Topikal formlar çocuklarda sistemik yan etkiler yapabilirler.

Doğru cevap B seçeneğdir. Solusyon formu suspansiyon ve pomad formuna göre korneadan daha iyi penetre olabilir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 317

Soru 450
Periokuler steroid kullanımı endikasyonu olmayan hangisidir?
A- Ankilozan spondilitli hastalarda hipopyonlu üveitler
B- İntermedier üveit
C- Üveitli gözlere cerrahi öncesine proflaksi amaçlı olarak
D- Juvenil kronik artrite bağlı üveit
E- Tahmini okuler histoplazmoz sendromu

Doğru cevap E seçeneğidir.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 273, 318

Soru 451
Hangisi sistemik steroid tedavisi endikasyonudur?
A- Kandidaya bağlı üveal tutulum
B- Fuchs’un üveit sendromu
C- Bilateral posterior üveitler
D- Hafif anterior üveit
E- Normal görmeye sahip intermedier üveit hastaları

Doğru cevap C seçeneğidir. Diğer seçenekler kontrendike olduğu durumlardır.
Kaynak: Kanski JJ. Klinik Oftalmoloji. Çeviri Ed.: Orağlı K.M. 4.Baskı. İstanbul. Nobel Tıp Kitabevi. 2001. Sf 318-9

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder